6 Şubat 2011 Pazar

Damalı Doğum Günü Pastası










Bugün 6 şubat Pazar… Eylül, Ekim derken Şubat’a bile geldik. Başlayınca onun da sonu geliverir hemen, zaten topu topu kaç gün ki?


Okul- yurt arkadaşım Nilgün’ün doğum günü bugün, mutlu yıllar bir kez daha. Zaten bu akşam da Nilgün’ün doğum günü pastasını nasıl yaptığıma göz atacağız birlikte. Ama önce geçtiğimiz haftanın hava-yol-su durumuna bir bakalım, ilginizi çekebilecek haberler olabilir.


1 şubat Salı günü Master Chef elemesindeydim. Ajansı bulmak çok kolay olmadı. Çünkü oto sanayi sitesinde çıkmaz bir sokağın sonuna saklamışlar, yetiştim mi, geç mi kaldım telaşıyla bulabilene aşk olsun. Neyse ki taksicinin azmiyle çok dolaşmadan bulabildik. Girişte hemen form doldurup tüm görüntülerimin yayınlanmasına izin verdikten sonra bekleme salonuna alındım. Bekleme salonu mu buzhane mi bilemedim, soğuk ötesiydi beklenen yer. Tam ayak parmaklarımı hissetmiyorum galiba diye yanımdakini dürtecekken içeri alındık. Bu kez beklemeye yeni salonda devam ettik tabi. Ama yine de tahminimden daha az bekledim toplamda. Baktım olacak gibi değil, soğuk beni ele geçirmeye başlıyor, çareyi etraftakilerle sohbet etmekte buldum, hani konuşursam üşüdüğümü unutur muyum acaba diye. Değişik katılımcılar vardı, tüple gelen, mikrodalga fırın arayan, ayaküstü sos hazırlamaya çalışan… Bir an ‘Dönüp gitsem mi acaba?’ diye düşünmedim de değil. Ama o kadar heves ettikten sonra dönemezdim. Sonunda içeri alınmak üzere çağırıldık. 10 kişi bir masaya dizildik. İsmini daha önce duymadığım ve şu an da hatırlamadığım bir şef teker teker yaptıklarımızı tadarken yapımcı da bize soru sormaya başladı ‘Kendinizi tanıtın lütfen, neden buradasınız, kendinize güveniyor musunuz? tarzında. Ne götürdüm? Tiramisu görünümlü (Şef, ‘Aa tiramisu mu’ diye sordu, ben de ‘Hayır, bal kabaklı tatlı' dedim burnumu hıh edasıyla kaldırarak) çikolata soslu bal kabaklı tatlı. Tabi ki kabak :) Neyse uzatmayayım, çıktık dışarı, elimize yine bir form tutuşturdular ama bu kez 5-6 sayfa falan, doldur doldur bitmiyor. Azmettim, onu da doldurdum, verdim. ‘Gidebilir miyim?’ dedim, ‘Hayır’ dediler. Haydaaa! Birebir görüşme varmış, ona da kaldıktan sonra saat 16:30 itibariyle çıkabildim ajanstan ve artık benim olduğundan şüphe ettiğim ayaklarımı tekrar hissedebilme umuduyla kendimi eve zor attım. ‘Biz sizi yarın akşam arayacağız, telefonunuz açık olsun’ dediler. Ertesi akşam ben unuttum tabi bunu, gerçi Mecidiyeköy’de saat 19:00’da metrobüse binebilme curcunası içinde ben kendimi bile unutmuş onunla bununla itişirken Show Tv’den aranabilme ihtimalimi hatırlayabilmem ne mümkün! Aranmışım. Hemen geri aradım hasta aradı sanarak. Perşembe sabah 9:00’da ajansa çağrıldım. Bu arada ikinci elemede orada yemek yapılacak ve tüm gerekli malzemeler yarışmacı tarafından götürülecekmiş. Kendimi bir an bavulla Maslak’a şangır şangır tencere-tava taşırken hayal edince zaten bu işin olamayacağını anlamıştım. Gidemedim tabi sabah. Saat 9:30 gibi yine arandım ‘Geliyor musunuz?’ diye. İzin alamadığımı ve gelemeyeceğimi söyledim. Ama bu diyalog ilerleyen 3 gün boyunca her sabah gerçekleşti. Üzgün değil miyim? Üzgünüm. Ama elden bir şey gelmez. Değişik ve belki de eğlenceli bir tecrübe olabilirdi. Ben zaten kendimi biraz pohpohlamak için oraya gitmiştim, fakülteden izin alamayacağım en başından belliydi. Hem bilinmez, belki ilerde başka fırsatlar karşıma çıkar. Kısmet…


Yani demem o ki, şöhret hayatım başlamadan sona erdi


Evet, gelelim Nilgün’ün doğum günü pastasına. Yarışmaya katılan kızlardan biri yapmıştı, onda gördüm. Ama nasıl yapıldığını nedense merak etmedim. Sonra şansa başka bir şey bakarken Ufuk Mutfakta diye bir blog keşfettim ve orda da aynı pastayı gördüm. Yapmazsam olmayacaktı artık. Yapımı aslında çok kolay ama görünümü çok afilli. Azıcık misafirlerinize ‘Vay be!’ dedirtmek istiyorsanız ne duruyorsunuz, daha iyi bir yolu yok.


Haydi yapalım o zaman!


Malzemeler

  • 1 adet kakaolu pandispanya
  • 1 adet sade pandispanya
  • 1 subardağı süt (kekleri ıslamak için)

Krema için

  • 160 gr bitter çikolata
  • 160 gr sütlü çikolata
  • 400 gr pürüzsüz fındık ezmesi (1 kavanoz)
  • 400 ml krema (soğuk)

Üzeri için

  • 1 yemek kaşığı bal
  • 3 yemek kaşığı sıcak su
  • 1 su bardağı hindistan cevizi

Yapılışı


1. Pandispanyaları tek tek ayırın.

2. Pandispanyalardan farklı büyüklükte halkalar elde etmek için 3 ayrı çapta tabak-bardak-kase türevlerinden birini veya birkaçını kullanabilirisiniz. Benim tatlı tabağım biraz büyük geldiği için ben, yumurta haşlama makinemin üst parçasını kullandım.

3. Kek halkalarınızı keskin bir bıçakla keserek her bir kekten 4 adet halka elde edin.



4. Halkaları bir kakaolu bir sade olacak şekilde iç içe geçirin.



5. Katları farklı renkler üst üste gelecek şekilde dizdiğinizde damalı bir görünüm elde edeceksiniz.

6. Kek tabanlarınızı hazırladıktan sonra krema yapımına geçin.

7. Küçük bir tencerenin içine 3 parmak kadar su koyun, kaynatmaya başlayın.

8. Çikolataları, içine su koymuş olduğunuz tencereden daha büyük bir tencerenin içine kırın ve çikolata tenceresini içinde su kaynamakta olan tencerenin üzerine oturtun. Çikolata tenceresi altta kaynamakta olan su ile temas halinde olmamalıdır. Bu işlem esnasında çikolataları karıştırmaya özen gösterin.




9. Çikolatalar eridikten sonra tencereyi ocaktan alın ve 1 dakika daha karıştırın.



10. Sonra içine fındık kremasını ekleyin ve karıştırın.

11. Pürüzsüz bir kıvam elde edince kremayı ekleyin. Ama kremayı ekledikten sonra çok hızlı ve fazla karıştırmayın. Aksi halde karışımınızın içinde çikolata topakları oluşabilir.

12. Pürüzsüz bir krema karışımı elde edene kadar yavaşça karıştırın.



13. Kek tabanlarınızdan en altta olacak olanı servis tepsinize yerleştirin. Üzerini sütle ıslatın. Arzu ederseniz sütün içine kahve koyabilirsiniz veya sütle değil de cappuccino ile de ıslatabilirsiniz. Her bir kat için bu işlemi tekrarlayın.



14. Islattığınız kekin üzerine hazırlamış olduğunuz kremanın dörtte birini yayın. Her kek katı için aynı işlemi tekrarlayın. Katları yerleştirirken renklerin zıt olmasına dikkat edin.

15. Kalan krema ile kekin üst katmanını ve kenarlarını kaplayın. Kremanın biraz donmasını bekleyin.




.

16. Ardından balı sıcak su ile karıştırın ve kremanın üzerine sürüp Hindistan cevizi ile pastanızı süsleyin.

17. 2 saat kadar pastanızı buzdolabında bekletin. Fakat servis etmeden 10 dakika önce pastayı buzdolabından çıkarmaya dikkat edin.




Guten Appetit :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder